Seçim bitti, geçim derdi başladı.

Ama seçimi kaybeden partilerde içlerindeki, partilerine ve adaylarına çeşitli nedenlerle çalışmayan, sonuçta “hain” dedikleri kişileri arıyorlar Zonguldak ve Ereğli’de.

Merkezde CHP, Ereğli’de AKP “partilerini satanları” biliyorlar da hepsinin popoları açık olduğu için çıkıp konuşamıyorlar.

Partisine, partisinin adayına oy vermeyip, partisinin adayının aleyhinde çalışan, bu şehre 8 yıl Belediye Başkanlığı yapan Muharrem Akdemir’e Pazar günü bazı CHP’lilerin Zonguldak Kömürspor-Sivas Belediyespor maçında şeref tribününde yapılan hakaretleri tüm Zonguldak gördü.

Muharrem Akdemir Zonguldak caddelerinden bundan sonra yalnız çok zor gezer, gezdikçe de bu tür tepkilerle karşılaşacaktır.

Ne acı bir olay.

Gerçi Akdemir dünyalığını yaptı.

Zonguldak’ta durmaz.

Ayda, yılda bir gelir.

CHP Zonguldak’ta kaybedilen seçimin faturasının sorumluları vekiller, eski vekiller, il ve ilçe teşkilatları.

Sonuç; CHP’de herkes partisine ihanet etti.

Birçok kesim de Haberal ailesine tepki koydu.

Bunlar particilik değil, bunlar çıkar amaçlı particiliktir.

Sonuçta;

Doktor. Ömer Selim Alan AK Parti’nin Belediye Başkanı oldu.

Yaklaşık 2 ay önce bir yazımda şöyle demiştim;

“Hasta Zonguldak doktorunu arıyor”

Öyle de oldu.

Doktor Ömer Selim Alan idealine kavuştu. Hakkıyla seçimi kazanıp o koltuğa oturdu. Allah yardımcısı olsun.

Şimdi hizmet zamanı.

***

Gelelim Ereğli seçimine;

AK Parti’de Erol Şahin, CHP’de Halil Posbıyık arasında seçimin geçeceği zaten belliydi.

Ereğli CHP’de bir Posbıyık faktörü var. Karşısına da AK Parti en güzel adayı çıkardı.

Başta Cumhurbaşkanı ve Genel Merkez adayının seçimi alması için çok uğraştı. Ama AK Parti adayı Erol Şahin; yanındaki sözde, sahte AK Partilileri gündüz AK Parti’li Erol Şahin’in yanında, gece bu insanlar CHP’li Posbıyık’ın yanında.

Gündüzün hayrı, gecenin şerrinden korkacaksın derler.

Size yıllar önce başımızdan geçen bir anekdotu anlatayım:

Rahmetli Süleyman Demirel Başbakan iken Köksal Toptan Milli Eğitim Bakanı, Ömer Barutçu da Devlet Bakanı’ydı.  Köksal Bey’e giderdik, iş yaptırmada sıkıntı yaşardık. Bir gün Başbakan Demirel’e Köksal Beyi şikayet ettik Milli Eğitim Bakanı idi o zaman. Doğru, dürüst öğretmen tayini yaptıramıyorduk. Rahmetli bize şöyle demişti; “Oğlum gündüz işlerini Köksal’a, gece işlerini Ömer’e söyleyin. Size ben mi öğreteceğim” dedi. Sayın Bakan Ömer Barutçu her işimizi anında yapardı, işte bu seçimde böyle gündüz başka gece başka. Gündüz seçim işlerini ihanetle, gece seçim işleri zaferle bitti.

Rahmetli Demirel’in sözü demek ki çok doğruymuş.

***

Erol Şahin’in yanında görülen iş adamlarının birçoğu teşkilatların çoğu Belediye meclis üyelerinin yanlış yapılması, Erol Şahin 31 Mart akşamı çok güzel satıldığının belirtisi oldu.

Seçimde fark yedi Erol Şahin ve yanındaki akıl hocaları bir şeyi atladı Ereğli’de.

Bazı dengeler var, bunlardan bir tanesi de İrfan Erdem.

İrfan Erdem’in hizmet ettiği bazı grup, dernekler var. O derneklerin, grupların güçlerini kimse inkar edemez.  Bunların da sözcüsü Ereğli’de İrfan Erdem’dir.

İrfan Erdem kimi destekledi.

Kimlerle son günler beraberdi.

Kimlerle geceleri nerede bir araya gelirdi biz biliyoruz. Ama Erol Şahin ve ekibi bunları bilemedi.

Erol Şahin’i herkes kandırdı. “seçim” diye paralarını yediler. Ve “yanınızdayım” diyenlerin ihanetine uğradı. Sonuçta CHP ve Posbıyık seçimi büyük bir farkla aldı.

***

Gelelim en önemli bir konuya;

Bazı başkan adayları, aday olabilmek için bazı aracılar sayesinde yüklü bir akçeler neticesinde partilerinden aday oldular.

Hiç tahmin bile etmediğim kişi de nemalandı. Bildiğim kadarıyla 2 tanesi başkan oldu.

Verdiği akçeler yerine ulaştı.

En fazla akçenin geçtiği, döndüğü aday maalesef başkan olamadı.

Paralar ve o kadar destek boşa gitti. Ona destek veren bir firmanın ana bayisi de umutları bir başka bahara kaldı.

Bu seçimde aracılar, birilerinin adayları ve bazı müteahhitlerin işi rast gitti.

Şimdi diyet ödeme zamanı.

Bazı belediyelere müfettiş gelmeli diyoruz.

Sözümüz dürüstleri kapsamaz.